Nisan 23, 2024

Büyükada Vampirleri – Osmanlı Dönemi

Vampirler geçmişten günümüze yüzyıllardır anlatılmış ve anlatılmaya da devam etmektedir. Büyükada vampirleri de ülkemizde anlatılan ilginç olaylar arasındadır. Vampir ve buna benzer yaratıkların anlatılması günümüzden 5.000 yıl öncesine kadar dayanmaktadır. Özellikle Ortaçağ’da vampir ve cadı olaylarında büyük artış görülmüştür.

Vampirlerin Özellikleri Nelerdir?

osmanli vampirleri
osmanli vampirleri

Yıllardır anlatılan vampir hikayeleri ve vampirlerle karşılaştığını söyleyen insanların yaşadığı esrarengiz olaylar bazı ortak noktalarda örtüşmektedir. Edindiğimiz bilgilere göre vampirlerin özellikleri şu şekildedir. (1)

  1. Göz renkleri sürekli değişir ve iki gözü aynı renk olmaz.
  2. Çok hızlı ve güçlüdürler.
  3. Tenleri soğuktur.
  4. Acıyı çok az hissederler.
  5. Gün ışığı vampirleri etkilemez. (Çoğu film ve hikaye bu bilginin tersini işlemektedir.)
  6. İnsan düşüncelerini okuyabilirler.
  7. Azı dişleri diğer dişlerine göre daha büyük ve uzundur.
  8. Topluluk içinde kimliklerini belli etmezler.
  9. Yüzlerinde hafif çukurluklar vardır.

 

 

Osmanlı Büyükada Vampirleri

Osmanlı Devleti döneminde Büyükada da gizemli olaylar meydana gelmiş ve bir vampir vakasına rastlanmıştır. Tarihler 1805’i gösterdiğinde Büyükada’da Rum iki genç sandalla denize açılırlar. Bunların isimleri Yorgo ve Manolis’tir. Bu gençlerden Manolis dönüş esnasında sandaldan düşer ve kafasını kayalıklara çarparak ölür.

Bu olayın üzerinden biraz zaman geçtikten sonra paranormal olaylar olmaya başlar. Yorgo, Manolis’i evlerinin bahçesinde gördüğünü iddia eder. Olayların devamında da ada sakinlerinin hayvanları boğazları parçalanmış halde bulunmaya başlar. Bu ilginç olaylar bu şekilde devam eder ve ada sakinleri duruma bir anlam veremez.

Birkaç ay sonra ada da 3 genç kaybolur ve tüm aramalara rağmen bulanamazlar. Ada sakinlerinin gençleri ormanlık alanda gördüğünü iddia etmesi üzerine büyük çaplı aramalar yapılır. Bu aramalarda hiç kimse bulunamasa da gençlere ait elbiselere ve ayakkabılara rastlanır.

İlerleyen günlerde esrarengiz olaylar devam eder. Adanın uç kesiminde oturan yaşlı bir çift boğazları parçalanmış halde bulunur. Bu olay tüm ada halkını etkiler ve Hristiyan din adamına giderek yardım istemelerine neden olur. Olayı kendi başına çözemeyen papaz Ortodoks kilisesinden yardım istedi ve durumu ayrıntılı şekilde anlatan bir mektup yazdı. Gelen mektup üzerine durumu tartışan piskoposlar olayın gizemli güçler tarafından meydana getirebileceğini ve bunların da vampirler olduğuna karar verdiler.

Papaza gönderilen cevap mektubuyla birlikte vampirlere karşı kullanması gereken silahları ve kutsal ürünleri içeren bir de sandık gönderildi. Bu sandıkta bir kişinin vampir olduğunu anlamak ve öldürmek için kullanılan tüm ürünler bulunuyordu.

 

Vampirler Nasıl Öldürülür?

Vampirleri tanımak ve öldürmek için oluşturulmuş birçok ürün bulunmaktadır. Ortodoks kilisesi tarafından gönderilen sandıkta da tüm bu kutsal eşyalar ve silahlar bulunmaktaydı. Vampirler nasıl öldürülür ve vampirlere karşı hangi silahlar kullanılır? Tüm bunlara göz atalım.

Gümüş kullanılan Silahlar

Saf gümüşün vampirlere karşı kullanılması onları yaralayacağı ve güçsüz düşüreceği düşünülmektedir. Bu nedenle gümüş bıçaklar ve gümüş mermiler vampirlere karşı sıkça kullanılır.

 

 

Haç Sembolü

Haç birçok olayda gizemli güçler ve vampirlere karşı kullanılmaktadır. Haç gösterilen kişinin tepkisine göre vampir olup olmadığı anlaşılırdı. Güçlü vampirlerde işe yaramadığı da belirtilmektedir.

 

Ahşap Kazık

Kazıklar vampirleri öldürmede son noktadır. İşi bitirilen vampirin kalbine sivri kısmına sarımsak sürülmüş kazık sokulur. Bu sayede vampir tamamen ölürdü.

 

Kutsal Kitap

Hristiyan inanışına göre kutsal kitaptan okunan pasajlar vampirleri güçsüz düşürürdü.

 

Karışımlar ve Vampir Ürünleri

Bazı karışımların ve bitkisel ürünlerin vampirleri güçsüz düşüreceği söyleniyordu. Bu nedenle birçok ürün şişeler halinde gönderilen sandığa konulmuştur. Bu ürünler;

  • Sarımsak solüsyonu
  • Ölü bir kişinin kanı
  • Kutsal su
  • Kükürt
  • Gümüş Tozu
  • Vampir kanı ve külü
  • Kurtboğan çiçeğinden alınan toz

Son olarak yakalanan vampirin kafasını kesmek için büyük bir pala gönderilmiştir. Kafası kesilen vampir bir daha canlanamazdı. İşte gönderilen tüm bu materyaller ile Büyükada vampirleri durdurulmaya çalışılacaktı. (2)

 

 

Vampir Avcılığı Başlıyor

Gelen mektup üzerine durumu halkın ileri gelenleriyle paylaşan papaz, gizemli olayın tüm halkı korkutmaması için herkesle paylaşılmaması ister. Zaten adada korku hikayeleri almış başını gitmiştir.

Papaz tekrar bir arama ekibi kurarak ve bunları da gelen silahlarla donatarak vampir avını başlatır. Yapılan aramalarda kimse bulunamaz fakat ormanlık bir alana sapan bir kişi vampir saldırısına uğrar. Bu saldırıya şans eseri denk gelen Osmanlı zabitleri vampiri güçlükle de olsa yakalarlar. Saldıran vampir sandaldan düşerek ölen Manolis’tir.

Doğaüstü olaylar karşısında ne yapacağını bilemeyen Osmanlı zabitleri durumu İstanbul’a bildirir ve yardım ister. Bu sırada gözetim altında tutulan Manolis, bulunduğu yerin penceresini parçalayarak kaçar ve bir daha bulunamaz. Manolis’in babası ve ada sakinleri mezarına gider, açar ve tabutun boş olduğunu görürler. Manolis’in babası saldırıdan korunmak için adet üzere tabutun tahtalarını evin kapısına çakar. Bu tabutun parçaları günümüzde bile Büyükada’daki bu evin kapısında bulunmaktadır.

Bu son olaydan sonra yapılan aramalarda bir ize rastlanmaz ve gizemli olay bu şekilde kapanır. Bazı kaynaklar vampirlerin bulunarak öldürüldüğünü de söylemiştir. Osmanlı döneminde yaşanılan en gizemli olaylar arasında gösterebileceğimiz Büyükada vampirleri halen tartışılmaya devam etmektedir.

 

Büyükada Vampirleri Gerçek mi?

Bu paranormal ve ilginç olaylar günümüzde birçok kişi tarafından tartışılmaktadır. Bir kesim inanmazken, inanların sayısı da oldukça fazladır. Vampirler gerçek mi ya da Büyükada’da vampir olayları oldu mu? Kesin bir dille cevap veremeyiz fakat bazı somut deliller bunların gerçek olduğunu destekler nitelikte. Olayın delillerine göz atacak olursak;

  • Büyükada’daki papazın yardım istemesi üzerine Ortodoks kilisesi tarafından gönderilen mektup Atina’da müzede bulunmaktadır.
  • Manolis’in babasının evin kapısına çaktığı tabutun parçaları halen durmaktadır.
  • Olayda geçen ve Manolis’in defnedildiği mezarlık günümüzde kapalı tutulmaktadır. Bu mezarlığa yapılacak definler özel izne bağlıdır.
  • Esrarengiz olaylar arasında gösterilebilecek bir diğer istatistik de Büyükada’nın en çok kayıp vakalarının yaşandığı ilçelerden olmasıdır.

Büyükada vampirleri gerçek mi ya da vampirler gerçek mi bunu bilmemiz, kendileriyle karşılaşmadan mümkün değil. Fakat gösterilen somut delilleri de göz ardı edemeyiz. (3)

Bir Cevap Yazın