acımasız gerçekler
Japon mühendisler yalnızlık çekenleri mutlu edecek robotlar tasarladı. Groove X isimli start-up şirketi evcil bir hayvanı andıran ve sahibine arkadaşlık yapan robotun adını İngilizce sevgi …
On The Future (Gelecek üzerine) isimli son kitabında insan türünün geleceğinin tehdit altında olduğunu iddia eden İngiltere’nin en saygın astrofizikçilerden Martin Rees, insan beyninin elektronik …
Akıllı telefon piyasası doyum noktasına ulaştı: Telefonların sonu yakın mı? Günlük hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline gelen akıllı telefonların bu yılki satışlarında düşüş yaşanması bekleniyor. …
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) merkezli teknoloji danışmanlık şirketi Lux Research, 2019 yılına damga vurması beklenen 19 dijital teknolojiyi sıraladı.
“Benim garazım fukarayı korumaktır,voyvodaların zulmünden memleketi kollamaktir.”Atçalı Kel Mehmet Atçalı Kel Mehmet, Nazilli’nin Arpaz köyünde doğdu. Babası Hasan’ın genç yaşında ölmesi üzerine Kel Mehmet yetim …
Charlie Chaplin bir röportajında şöyle der; Küçük bir çocukken babamla bir sirk şovunu izlemeye gittik. Bilet sırasında uzun bir kuyruk vardı ve önümüzde anne-baba ve …
93 Harbinde, Plevne ordusu esir düşmeden önce, Balkanların öbür tarafında Rusların istilasına uğrayan Servi, Lofça gibi kasabalar ve köylerin Müslüman halkı kaçarak Sofya’ya gelmişlerdi. Ayrıca …
ABD’ de 1970’ lere kadar “çirkin yasası” vardı. Bu yasa, çok çirkin ve engelli insanların toplum içinde gezinmelerini yasaklıyor“Çirkin Yasaları” olarak da bilinen bu yasa …
“Bugün silahımızı alanlar yarın canımızı alır” Yıl 1940, Çin zulmü iyice artmış durumdaydı. Bunu protesto eden Türkler “isyancı” bahanesiyle tutuklandı. Çin resmi makamları Türklerin ellerindeki …
Çanakkale Savaşı sırasında hayatını kaybeden 56 Türk askeri Limni’de yatıyor. Türk askerleri için bir anıt da dikilmiş. levhada İngilizce ’56 Türk askeri bu noktaya yakın …
Bugün “laf kalabalığı, gürültü patırtı” anlamında kullanılan bu kelimenin aslında bir tarihi var. Osmanlı’da Muharrem ayı gelince kapı kapı dolaşıp ilahiler okuyan bir topluluk vardı.
Osmanlı döneminde deri tekeli Safranbolu’daydı. Tabaklanmayan deriyi satanlardan, o dönemin tüccarları alış veriş yapmazlardı.
