Bitcoin’in Geleceği: BTCFi ile Ağ Aktivitesini Artırma

#Bitcoin
Bitcoin’ın başka bir yükselişine ihtiyacı yok. Ekonomiye ihtiyacı var.
Bitcoin kullanımı hala uzun vadeli saklamaya yönelik eğilimli, çok sayıda BTC bir yılın üzerinde hareket etmeden kaldı. Ancak bu davranış bireysel serveti korurken ağı açlığa mahkum ediyor. Ağın aslında nasıl davrandığına baktığınızda, başlıklarla eşleşmeyen sinyaller görüyoruz. Tüm BTC’nin %60’ından fazlası bir yıldan uzun süredir hareket etmedi, zincir içi aktivite azalıyor ve madenci ücret geliri dalgalanmaya devam ediyor. Değer taşıyan bir sistem için bu, işleyişi açısından gerçek bir sorun teşkil ediyor.
Şu anda, ağın temel teşvik modeli, sonraki geliştirme aşamalarının ihtiyaç duyduğu şeyin altında kalıyor. Bitcoin, ekonomik aktiviteye dayalı olarak tasarlanmıştır ve bu, ağın çalışması için işlem ücretlerine ve istikrarlı aktiviteye bağımlı olduğu anlamına gelir. Ancak bugün, ağ yüksek değerli olmasına rağmen düşük değerli bir işlem hacmiyle karşı karşıya.
Bu durumun devam etmesi halinde, madenciler makinelerini kapatabilir, güvenliği zayıflatabilir veya Bitcoin ücretlerini çok yükselterek günlük kullanıcıları dışarıda bırakabilir. Bu, bir çıkmaza yol açar.
Ancak, 2025’te bile bu senaryo giderek daha az hayali görünmeye başlıyor. Ücret geliri şu anda ödüllerin %1’inden azını oluşturuyor ve bu da yayınlanma bağımlılığını azaltmaya başlamak için gereken %10-15’lik aralığın çok altında. Bu nedenle, işlevsel hız, şu anda eksik olan parçadır. Arzın kıtlığı fiyatı destekleyebilir, ancak ağın uygulanabilirliği yalnızca dolaşımdaki miktar ile sağlanır.
Bitcoin’in sermayesini harekete geçirmek için ne gerekiyor? İşte yeni teşvik modelleri devreye giriyor.
Bitcoin’in uzun vadede sürdürülebilir olması için sermayesi üretken hale gelmeli. Bu noktada, BTC’yi etkinleştiren yeni bir on-chain araç sınıfı ortaya çıkmaya başlıyor.
Bu değişim merkezinde, ağ güvenliğine doğrudan destek veren getiri üreten ürünlere BTC’yi kilitleyen protokoller olan BTCFi yer alıyor. Bu, kullanıcıların madencilere yardımcı olduğu, madencilerin ağı güvence altına aldığı ve ağın sürdürülebilir on-chain ödüllerle değer döndürdüğü bir teşvik döngüsü yaratır. Bu, spekülatif heyecan yerine içten içe sistemi güçlendiren Bitcoin’in ham işlem gücünün finansal bir mekanizmaya dahil edildiği ilk büyük ölçekli adım.
Elbette, bazıları şüpheci. Analistler, BTCFi’nin henüz tatmin edici sonuçlar vermediğini, benimsenmenin mütevazı olduğunu, likiditenin sığ olduğunu ve çoğu BTC’nin hala soğuk depolarda bulunduğunu savunuyor. Bu haklı bir gözlem ve bir dereceye kadar doğru. Ancak bu, yönünü geçersiz kılmaz. Aksine, aciliyetini doğrular.
Bitcoin, sandıklarda yaşaması değil, hareket etmesi, etkileşime girmesi ve dolaşımda olması için tasarlanmıştı. Bu nedenle, BTCFi, Bitcoin’i gerçekten kullanıma sunmak için doğal bir sonraki adımdır.
TRON gibi yüksek etkileşimli ekosistemlerden çıkarılacak tek ders, aktivitenin tesadüflerle gerçekleşmediğidir. Ağlar, katılımın basit olduğu, teşviklerin görünür olduğu ve değerin sistem içinde hareket ettiği zaman büyür.
Bu durum, kurumlar için de geçerlidir. Kurumlar Bitcoin’i kasıtlı olarak hareketsiz tutmuyorlar, sadece on yılı aşkın süredir BTC’yi makro bir hedge olarak ele alma konusunda şekillenen teşvikleri takip ediyorlar. Bu nedenle, tutmanın katılımdan daha fazla ödeme yapması sürece, trilyonlar soğuk depolarda kalacaktır. Risk-ajuste edilmiş on-chain getiriler inkar edilemez hale geldiğinde bu davranış değişir.
İşte daha geniş gerçek. Bitcoin, ne kadar uzun süre saklanırsa o kadar zayıflar.

Yönlendirme, kafa karıştırma yok. VIP üyelik, Ultra VIP üyelik hiç yok..
Haber direkt size gelsin. Kripto para piyasalarını, profesyonel yorumları ve en son haberleri almak için :
duokripto (telegram grubu)