İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Necronomicon: Lanetli Kitabın İzinde

Necronomicon, hakkında kesin bilgilere ulaşmanın neredeyse imkânsız olduğu, gizemlerle örülü bir metin. Eğer bu esere bir tanım getirmek gerekirse, “gizli ilimlerin kitabı” ya da “büyük kitap” en uygun ifadeler olurdu. Bazı kaynaklar onu “Arap’ın kitabı” ya da daha tüyler ürpertici bir şekilde “çıldırtan kitap” olarak da anıyor.

Bu esrarengiz kitabın yazarı, El Azif ya da bilinen diğer adıyla El Hazret adlı bir Arap. Efsaneye göre, Necronomicon 730 yılında Şam’da kaleme alındı. Kimileri bu kitabın gerçekten var olduğuna inanırken, kimileri bunu sadece bir efsane olarak görüyor. Ancak kitabın içeriği bile görülmeden, etrafında dolaşan söylentilerle bile başlı başına bir muamma hâline geliyor. Kitabı araştıran, izini sürenlerin başına gizemli olayların geldiği söyleniyor. Kitabın geçmişine inelim; belki de sır perdesi biraz aralanır.

Yedi Ciltlik Delilik: Necronomicon’un Derinlikleri
Rivayetlere göre Necronomicon, yedi ciltlik devasa bir külliyat ve toplamda 900’den fazla sayfadan oluşuyor. El Hazret’in hem bir filozof gibi dünyayı dolaşıp bilgi yaydığı hem de onlarca farklı dili konuştuğu iddialar arasında. Onu asıl gizemli kılan ise geleceği görebildiğine dair inançlar.

Kitabın içerdiği gizli bilgiler, El Hazret’in çağında delilikle suçlanmasına neden olmuş. Belki de zamanın çok ötesinde olduğu için, çevresindeki insanlar onu anlayamamıştı. Ve bu anlaşılmama hali, delilikle damgalanmasına sebep olmuştu.

Necronomicon yalnızca büyü ya da gizli ilimlerle sınırlı değil. Bazı araştırmacılara göre kitap, insan bilincini genişleten karışımların tarifini de içeriyor. Hatta Nostradamus’un kehanetlerinde bu tariflerden faydalandığı, Necronomicon’dan öğrendiği bilinç açıcı maddeler sayesinde yüzlerce yıl sonrasını görebildiği ileri sürülüyor.

Çıldırmanın Eşiğinde: Kitabın Laneti
Bu kitap gerçekten var mı? Basıldı mı? Yoksa sadece kolektif bir kabusun ürünü mü? Arap kaynakları bu konuda adeta sırra kadem basmış durumda. Onlarca gizemli esere yer veren bu kaynaklar, Necronomicon söz konusu olduğunda sus pus olmayı tercih ediyor. Sanki görünmeyen bir anlaşma yapılmış gibi…

Ancak kitabı anlatan en sağlam kaynak, Latince yazılmış bir metin. Bu belgede Olaus Wormius adında bir rahibin imzası var. Wormius, Necronomicon’un Engizisyonun korkutucu siması Torquemada’nın eline geçtiğini ve onun tarafından İtalyancaya çevirtildiğini iddia ediyor. Söylenenlere göre Torquemada, kitabın karanlık bilgilerini işkencelerinde kullandı.

Rahip Wormius’a göre kitap, Tevrat’ın “Yaratılış” bölümünün gizli sırlarını açıklıyor. Bu sırra erişen insanlar ise çıldırıyorlar. Ya da en azından çevresindekiler, onların akıl sağlığını yitirdiğini düşünüyor. Çünkü gerçeklere ulaşan biri, sıradan bir dünyada normal kalamaz.

İnsanlık Gerçeklerle Yüzleşmeye Hazır mı?
Wormius, çeviriyi yaptıktan sonra insanların bu bilgileri kaldıramayacağını fark edip orijinal çeviriyi yakıyor. Ancak bir kopyasını Başrahip Johann Tritheim’a gönderiyor. Yüzyıl sonra bu kopya Prag’da yeniden ortaya çıkıyor. Kitabı bulan iki İngiliz, İtalyanca metni okuyarak korkunç bir işe kalkışıyor: ölüleri diriltme deneyi. Deney başarılı oldu mu, bilinmiyor. Ama yaşanan olaylar, bu kitabın sıradan bir eser olmadığını gösteriyor.

Sonrasında kitabın İngilizceye çevrildiği ve bir kopyasının British Museum’da saklandığı öne sürülüyor. Bu bilgi, müze kayıtlarıyla da destekleniyor. Ancak kitabı bulan İngilizler deneyleri aniden durduruyor. Belki de gerçekten deliliğin eşiğine geldiler.

Geçmiş ve Gelecek Aynı Sayfada
Necronomicon’un satırlarında sadece karanlık sırlar değil, zamanın ötesine geçen bilgiler de var. El Hazret, dinlerin kökenini, yaratılışın bilinmeyen yanlarını, mitolojik tanrılarla kutsal metinler arasındaki bağları çözümlemeye çalışmış. Ona göre insanlık başka bir gezegenden geldi ve evrende çok daha gelişmiş varlıklar var. Belki de biz, evrensel ölçekte en ilkel olanız.

Kitap, özel zamanlarda ve sembollerle yapılan ritüeller sayesinde geçmiş ve gelecekle bağ kurulabileceğini söylüyor. Ama insanlık bu bilgiye ne geçmişte hazırdı, ne de bugün hazır. Ve görünüşe göre, yakın gelecekte de olmayacak.

Hitler ve Necronomicon: Bir Tesadüf mü?
Hitler’in Necronomicon’u 1934’te ele geçirdiği, bazı karanlık planlarını bu kitapla desteklediği söyleniyor. Ancak onun sonunu düşününce, bu bilgilere sahip olup olmadığını sorgulamak kaçınılmaz hale geliyor.

Kitap ölüleri diriltmeyi ya da simya yoluyla altın yapmayı vaat ediyor olabilir. Ama bir şey kesin: Necronomicon, mevcut inanç sistemleriyle taban tabana zıt. Ve bu yüzden, varlığı hâlâ inkâr ediliyor, adı bile korkuyla anılıyor.

Daha fazlası için “Necronomicon: Lanetli Kitabın İzinde” videosunu izleyiniz.

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın