Gertrude Bell, Osmanlı İmparatorluğuna arap yarımadasında ve özellikle Irak’ta en büyük hainliği yapan kişilerdendir. Osmanlı İmparatorluğunun bölünmesi ve İngiliz idealleri için kadınlığıda dahil olmak üzere kullanmadığı hiç bir şey yoktur.
Bir rivayete göre Gertrude Bell 1907’de Anadolu’daki kiliselerle ilgili bir araştırma yaptığı sırada Konya’ya da geldi. Ve o sırada hayatının aşkıyla tanıştı. İngiltere’nin Konya Askeri Konsülü Binbaşı Dick Doghty-Willie… Binbaşı evliydi. Gizli kapaklı buluşmalar ve mektuplarla sürdü bu aşk. Fakat hiç beklenmedik bir şey oldu. İngiliz Binbaşı 1915’te Çanakkale Savaşı sırasında hayatını kaybetti. İşte iddia o ki Bell o tarihten sonra Osmanlı’dan ve Türkler’den nefret etmeye başladı.
Gertrude Bell, İngilizlerin yetiştirip Ortadoğu bölgesine gönderdiği en etkili kadın ajandır. Irak’ın sınırlarını cetvelle çizen kadındır. İngilizlerin Ortadoğu siyasetini oluşturan kadın. Lawrence’nin hocasıdır. Bell, tüm Arap şivelerini Araplardan daha iyi konuşurdu. Ortadoğu’da fitne kazanını kaynatıp bölgeyi İngiliz çıkarları doğrultusunda bölen kadındır. İngilizler Ortadoğu hâkimiyetini bu kadına borçludur. Faysal’ın Irak kralı tayin edilmesini sağlayanda bu kadındır. Bazı hikayeler Faysal’a aşık olduğunu’da anlatır.. Faysallar geceler boyu özel yürüyüşler, gezmeler, bir odaya kapanıp günlerce göya siyasi çalışmalar yaptıklarına dair dedikodularda almış yürümüştür.
1926 yılına geldiğinde bunalıma girerek 58 yaşında Bağdat’ta intihar etti. Geride 9 kitap, 16 günlük, 7 bin fotoğraf ve 1.600 mektup bırakan Gertrude Bell, bir de Anadolu’da ve Ortadoğu’da hâlâ süregelen etnik problemler ile kan, gözyaşı ve zulüm bıraktı. O ve Lawrence gibi ajanlar yüzünden onbinlerce yüzbinlerce atamızın şehit olduğunu, milyonlarca kilometrekare toprak kaybettiğimizi hatırlatırız.
Bu ingiliz ajanında ebedi olarak ateşler içinde kalması en büyük temennimizdir.
İlk yorum yapan siz olun